Mülk ve hâkimiyetin sahibi Mâlikü’l-Mülk de yalnız O’dur.
Allahım! Sen mülkü dilediğine verir, dilediğinden de çeker alırsın. Dilediğini aziz, dilediğini zelil kılarsın. Her türlü hayır yalnız Senin elindedir. Sen elbette her şeye kâdirsin. Geceyi gündüze katar günü uzatır, gündüzü de geceye katar geceyi uzatırsın. Ölüden diri, diriden de ölü çıkarırsın. Ve dilediğin kimseye sayısız rızıklar ihsan edersin.
Ey Âdem ve Nuh nebileri ve Hazreti İbrahim’in ailesi ile İmrân ailesini insanlar içinden seçip onlara üstün kılan! Ey dilediğini affeden ve dilediğine azap eden! Ey çokça bağışlayan ve bol bol merhamet eden! Ey ihsan sahiplerini seven! Ey en güzel mükâfatlar nezdinde olan!
Nisâ Sûresi: Ey kullarına zerre kadar bile zulmetmeyen, dahası zerre kadar bile olsa kullarının iyiliklerini kat kat artıran ve onları yüce nezdinden büyük bir sürprizle mükâfatlandıran! Ey semavat u arzda ne varsa hepsinin maliki! Ey hiçbir şeye muhtaç olmayan ve herkesin hamd ü senasının biricik mercii olan Ğaniyy ü Hamîd!
Mâide Sûresi: Ey hikmetine uygun olarak dilediği şekilde hükmeden! Ey kendilerini Hakk’a teslim eden nebilerin (Yahudilerle ilgili meselelerde) kendisiyle hükmettiği, içinde hidayet ve nur olan Tevrat’ı indiren! Ey iki eli de açık olan ve dilediği şekilde infak eden! Ey göklerin, yerin ve ikisi içinde bulunan her şeyin hâkimi! Ey her şeye gücü yeten!
En’âm Sûresi: Ey gökleri ve yeri yaratan, karanlıkları ve aydınlığı var eden! Ey gizlimizi de, açığımızı da, iyi ya da kötü ne işleyeceğimizi de bilen! Ey gecede ve gündüzde barınan her şey Kendisinin olan! Ey her şeyi işiten Semi’ ve her şeyi bilen Alîm! Ey bilinmeyen nice hazinelerin ve görünmeyen gayb âleminin anahtarları nezdinde bulunan; onları Kendisinden başka kimse bilmeyen; Kendisi karada ve denizde ne varsa hepsini bilen! Ey Kendisinin haberi olmadan bir tek yaprak bile düşmeyen! Ey yerin karanlıkları içindeki bir tek daneyi bile bilen! Ey hesaba çekenlerin en süratlisi! Ey sözü hak olan! Sûr’a üfleneceği gün de hâkimiyet Kendisine ait olan! Görünmeyeni de, görüneni de, olmuşu da, olacağı da bilen! Her şeyi yerli yerinde vaz’ eden ve herkesten ve her şeyden haberdar olan Hakîm ü Habîr!