*HULÂSATÜ’L-HULÂSA*
Rahman ve Rahîm Allah’ın adıyla
1. Yedi gök, yer ve onların içinde bulunan herkes O’nu tesbih eder. Hiçbir şey yoktur ki, O’nu hamd ile beraber tesbih ve tenzih ediyor olmasın.
2. Evet, biz iman ettik ki;
3. Bütün gökler kendilerine mahsus lisanlarıyla; yıldızlar, güneşler, aylar ve gezegenlerden müteşekkil kelimeleriyle ve onların nizam ve intizamları, muntazam vazife ve âhenkli işleyişleriyle söyleyip şehadet ederler ki, Vâcibü’l-Vücud, Vâhid ü Ehad Allah’tan başka hiçbir ilâh yoktur.
4. Gökyüzü kendine mahsus lisanı ile; vazifeli birer hizmetkâr olan bulut, rüzgâr, şimşek, gök gürültüsü ve yağmurdan müteşekkil kelimeleriyle ve onların faydaları, bütün canlıların ihtiyaçlarına olan uygunluklarıyla ikrar ve şahitlik eder ki, Allah’tan başka hiçbir ilâh yoktur.
5. Unsurlar, elementler kendilerine mahsus dilleriyle; her biri birer kelime olan sanatlı ürünleri, müzeyyen neticeleri, mükemmel hizmetleriyle ve zatları itibariyle câhil ve câmit oldukları, birbirine çok benzedikleri, birbirinin emsali ve aynı zamanda zıttı oldukları, kayıtsız şekilde yayılmacı bir hareket tarzı sergiledikleri hâlde toprak, demir, su ve havadaki hizmetlerini yerine getirme, emre boyun eğme, itaat ve intizamdaki mükemmellikleri ile söyleyip şehadet ederler ki, Allah’tan başka hiçbir ilâh yoktur.