Celcelutiye Duası 10. Sayfa

00:00
  • وَصَدِّرْ بِهِ مِنْ جَاهِهِ كُلَّ حَاجَةٍ وَسَلْهُ لِكَىْ تَنْجُوَ مِنَ الْجَوْرِ وَالطَّغَتْ
  • 93. Ve śaddir bihî min câhihî kulle ĥâcetin Ve selhu likey tencû ve minel cevri veŧ ŧağat
  • 93. Yüce şanından dolayı her dileğinin başında onu an. Onu şefaatçi et ki zulüm ve tecavüzden kurtulasın.
  • وَصَلِّ اِلٰهِى كُلَّ يَوْمٍ وَسَاعَةٍ عَلَى الْمُصْطَفَى الْمُخْتَارِ مَا نَسْمَةٌ سَمَتْ
  • 94. Ve śalli ilâhî kulle yevmin ve sâátin Álâl Muśŧafâl muħtâri mâ nesmetun semet
  • 94. Yâ ilahi! Her gün, her an ve bir rüzgar kıpırdadıkça o seçkin Mustafa’ya salat eyle.
  • وَصَلِّ عَلَى الْمُخْتَارِ وَاْلاٰلِ كُلِّهِمْ كَعَدِّ نَبَاتِ الْاَرْضِ وَالرِّيحِ مَا سَرَتْ
  • 95. Ve śalli álâl muħtâri vel âli kullihim Ke áddi nebâtil arđi ver rîĥi mâ seret
  • 95. O seçilmişe ve bütün aline yeryüzünün bitkileri ve kıyamete kadar esen rüzgar adedince salat eyle.
  • وَصَلِّ صَلَاةً تَمْلَأُ الْاَرْضَ وَالسَّمَٓاءَ كَوَبْلِ غَمَامٍ مَعَ رُعُودٍ تَجَلْجَلَتْ
  • 96. Ve śalli śalâten temleul arđe ves semâ(e) Kevebli ğamâmin meá ruúdin tecelcelet
  • 96. Parıldayan şimşeklerle birlikte bulutlardan dökülen yağmurlar adedince ve yeri göğü dolduracak kadar salat eyle.
  • فَيَكْفِيكَ اَنَّ اللّٰهَ صَلّٰى بِنَفْسِهِ وَاَمْلَاكَهُ صَلَّتْ عَلَيْهِ وَسَلَّمَتْ
  • 97. Fe yekfîke ennellâhe śallâ bi nefsihî Ve emlâkehu śallat áleyhi ve sellemet
  • 97. Bizzat Allahın ve meleklerinin ona salat ve selam getirmesi sana yeter.
  • وَسَلِّمْ عَلَيْهِ دَٓائِمًا مُتَوَسِّلاً مَدَى الدَّهْرِ وَالْاَيَّامِ مَا شَمْسٌ أَشْرَقَتْ
  • 98. Ve sellim áleyhi dâimân mutevessilâ(n) Medâd dehri vel eyyâmi mâ şemsun eşreqat
  • 98. Yıllar ve günler sürdükçe ve güneş ışık saçmaya devam ettikçe, sürekli olarak ona selam et..
  • وَسَلِّمْ عَلَى الْاَطْهَارِ مِنْ اٰلِ هَاشِمٍ عَدَدَ مَا حَجَّ الْحَجِيجُ وَسَلَّمَتْ
  • 99. Ve sellim álâl eŧhâri min âli hâşimin Ádede mâ ĥaccel ĥacîcu ve sellemet
  • 99. Ali Haşimden o paklara, hacılar kabeyi ziyaret edip onu selamlamaları adedince selam eyle!
  • وَارْضَ يَٓا اِلٰهِى عَنْ اَبِى بَكْرٍ مَعَ عُمَرَ وَارْضَ عَلٰى عُثْمَانَ مَعَ حَيْدَرِ الثَّبَتْ
  • 100. Vêrđe yâ ilâhî án Ebî Bekrin meá Umera Vêrđe álâ Úšmâne meá Ĥaydariš šebet
  • 100. Yâ ilahi! Ebu Bekir ve Ömerden, Osman ve Haydar’dan da razı ol.
  • كَذَا اْلاٰلُ وَالْاَصْحَابُ جَمْعًا جَمِيعُهُمْ مَعَ الْاَوْلِيَٓاءِ وَالصَّالِحِينَ وَمَا حَوَتْ
  • 101. Kežâl âlu vel eśĥâbu cem’án cemîúhum Meál evliyâi veś śâliĥîne ve mâ ĥavet
  • 101. Aynı şekilde cemi cümle al ve ashabından, evliya ve salihlerden ve bunlara tabi herkesten razı ol.
  • مَقَالُ عَلِىٍّ وَابْنِ عَمِّ مُحَمَّدٍ وَسِرُّ عُلُومٍ لِلْخَلَٓائِقِ جُمِّعَتْ
  • 102. Meqâlu Áliyyin vêbni ámmi Muĥammedin Ve sirru úlûmin lil ħalâiqi cummiát
  • 102. Bu Hz. Muhammedin amcasıoğlu Alinin sözleridir. Onda mahlukat için ilimlerin özü ve sırrı toplanmıştır.
9 sayfa okundu.